18 Ekim 2010 Pazartesi

CAFE LİNS - ANKARA

Cafe Lins Ankara'da Viyana Café konseptine sahip tek yer. Eski zamanlarda Cinnah caddesinde , Ahenk sokak olarak hatırlıyorum ancak emin değilim , Berliner Kaffeehaus vardı , pek severdik.
Café Lins Bestekar sokakta , şirin bir yer. İlk gidişim geçen hafta Semih'le oldu , yemek sonrası kahve içtik ve oldukça beğendik. İnternet yorumlarında ( özellikle http://www.journeytoblue.com/ ) hakkında  övgü dolu sözler okudum. Cuma akşamı Café Lins'teyiz.
Bu aralar havalar fena değil , dışarıda oturanlar için dış mekan sobaları var. Yine de biz içerisini tercih ettik. İç taraf biraz havasız ancak açtırdığımız pencere ile biraz daha iyi bir hal aldı. Çok büyük bir mekan değil , basamaklı yapısı ve şirin dekorasyonu ile bizde ev hissiyatı uyandırdı.
Menü oldukça geniş , karar vermeden önce iyice okumanız gerekiyor. Sandviçler , krepler , kişler , salatalar , makarnalar ; ana yemek olarak piliç , schnitzel ve bonfile çeşitleri , son olarak tabi ki parmesanlı levrek.
Az ama öz yemek niyetindeyiz. Kırmızı şarap eşiliğinde 1'er ana yemek ve tatlı.
Her zamanki gibi zeytinyağı ve ekmekle başlıyoruz. Zeytinyağı konusunda son zamanlarda yazdığım yazıları düşününce genelde "kaliteli zeytinyağı" ifadesini sıklıkla yazdığımı hatırlıyorum. Bu işletmelerimizde malzeme kalitesini göstermesi bakımından önemli. Onlar kaliteli yemekler versinler de benim yazılarım rutin olsun , başım üstüne!!
Ancak burada bir duralım dostlar. Ekmekler Lins'in kendi yapımı ve uzun zamandır yediğim en lezzetli ekmek bunlar. Özellikle dilim ekmek hafif tatlı lezzetiyle inanılmaz keyif verdi. Sipariş vermemiş olsam yemeği azaltıp ekmeğe yüklenebilirim , inanın bunu yazarken abartmıyorum!!!
Benim tabağım Jager Schnitzel. Schnitzel bir Avusturya yemeği. Et veya tavuk olabiliyor. Ekmek kırıntısına bulanan et kızartılıyor , yanında patates salatası , üstünde tereyağı ve limonla  servis ediliyor. Orijinalini anavatanında yemediğim için sadece yediğim yemeği değerlendirebilirim. Schnitzel'in aslı için Semih'e başvurunuz :


Schnitzel'in eti lezzetli , kızartması başarılı sayılır. Üstündeki sos krema , mantar ve beyaz şaraplı. Beğendim ancak bayılmadım. Yine de kendine özgü bir tadı var ve kendisini hissettiriyor , bu iyi. Yanında elma dilimli patates iyi kızartılmış.
Eşim parmesanlı levrek istedi. Peynir , özellikle parmesan tutkunları olarak bizi mutlu etti. Levrek iyi kızartılmıştı. Etrafındaki parmesanlı tabaka çıtır çıtır ve lezzetliydi. Yanındaki salata da balıkla çok uyumluydu.
Birer kadeh kırmızı şarapla yediğimiz yemeğin ardından tatlı olarak çikolatalı sufle istedik. Görüntüsü gayet iyi , yanında çikolata sosu ve kreması tamam. Lezzetinde de sorun yok ancak fırında biraz fazla kalmış , iç tarafı kek  olmuş. Sadece tabağın merkezinde olması gereken çikolatalı sufle yapısına ulaşabildik , gerisi çikolatalı kekti.
Güzel bir çigan müziği eşliğinde yemeğimizi yedik. Haftada 2 gün canlı müzik varmış.
Sonuçta Café Lins değişik lezzetleriyle Ankara halkı için iyi bir alternatif , özgün bir mekan. Apfelstrudel  ve elmalı İspanyol keki gibi her yerde yiyemeyeceğiniz tatlıların yanında yine oldukça geniş kahve menüsü de mevcut. Fiyatlar orta üstü. Ana yemekler 25-30 TL. Hesabımız 94 TL.
Son nokta olarak şunu belirtmek istiyorum. Yemekten sonra ince belli cam bardakta 2'şer çay içtik. Hesabı istedik , 108 TL. 4 çay 14 TL. Garsonumuza yaptığım itiraz çayların silinmesi amacıyla değildi aslında. Ona aynen şunu söyledim : " bu yemekten sonra 4 çaya 14 TL yazmak işletmecilik açısından faciadır". Kendisi hemen çayları hesaptan düştü sağolsun ancak dediğim gibi amacım bu değildi. Orada 2 saat oturup 4 çay 1 tatlı yesek itiraz etmeyeceğim. Ama zaten yemek ve tatlı yemiş , şarap içmişim. Yine daha önce verdiğim örneği vereceğim : herhangi bir Aspava'ya gidip 10 TL hesap ödesem yemekten sonra 5 çay ve üstüne sigara ikram ederler , sorgusuz sualsiz. Burası Türkiye , ikram bizim kültürümüzde vardır , lütfen.

Café Lins
Bestekar Sokak No:84/A
Kavaklıdere  Ankara
Telefon : 312 - 428 23 49-50
http://www.cafelins.com/

9 yorum:

gezicini dedi ki...

güzel bir yazı olmuş, elinize sağlık. ben de buraya gidip yazı yazmıştım. bence de yemekler ortalama, ortam güzel ve fiyatlar ortalamanın üzerinde. ekmekler gerçekten de güzel. aynı fikirdeyim.
not. ben de Berliner KaffeHaus severdim. Eski zaman işte :-)
sevgiler
gorki

Oburcan dedi ki...

Sevgili Gezicini teşekkürler.

Berliner Kaffeehaus başkaydı. O zamanlar sadece Ankara'da değil,Türkiye'de doğru dürüst yer yoktu. Starbuck's Amerika'da bile tıfıldı!! :)

Deniz dedi ki...

Çay benim için de hassas konu. Bizde yemek sonrası çay kültürü vardır, istediği kadar lüks olsun bence her restoranda çayın ikram olması lazım. Bir de alt üstü cafe burası, 3.5 lira yazmışlar. Kar marjı minimum %95 :)

Oburcan dedi ki...

Evet Deniz aynen!! Ben de sinir oldugum icin ozellikle yaziyorum , yazacagim

tipsy dedi ki...

cafe lins, ankarada rahat gidilecek dogru mekanlardan biri kesinlikle, ayrica yeride super, yakin falan her yere...
orda yemek ye, git sonra if te eglen :) ya da 66 da falan, ya da karsida corvus ta... yani bu konuda da ii..
neyse tatlilar bencede harika, ayrica salatalarida fena sayilmaz,diet yapanlar icin, ekmekler konusunda tamamen katiliorum, yemede yaninda yat diye buna diyorlar sanirim :)
cay durumu kesinlikle facia, ama bu arada garsonlar oldukca saygili, ve servis bence yavas diil :)
yazi cok ii, fotolarda gayet yerinde olmus, cok begendim...

Oburcan dedi ki...

Yorum ve beğeni için teşekkürler Tipsy.
Bestekar sokağın gece kalabalığı güzeldi.Tüm mekanlar doluydu.
Cafe Lins'i gideceğim yerler arasına yazdım.
Garsonumuz itirazımı gayet iyi karşıladı ve kimseye danışmadan kendisi çayı hesaptan sildi.Sınıfı geçti yani!

Unknown dedi ki...

bir de aslında reklam gibi olcak ama mangal var hemen bestekarda kebap yemek için en guzel mekanlardan biri, adamlar hep full, ve yemekler ole lezzetli ve aynı tadda ki, yani mesela yediniz tavuk germeçi 5 gun sonra bi daha yemek istediniz, tad aynı.. :)

Oburcan dedi ki...

Balgat Mangal'i yazdim, begendim. Bestekar'i deneyecegim. Tesekkurler. Yeni tavsiyelerini beklerim :)

Löplöpcü dedi ki...

Geçen gün bende Cafe Lins'e gitmiştim, avusturya yemekleri filan olduğu için AVusturya'lı müdürüm ile birlikte gitmişti. O bile çok beğendi. Parmesanlı Levrek muhteşemdi. İçi sulu sulu kalmış, dışı çıtır çıtırdı. Yemeyin üzerine eleman Caffee Mozart istedi. Hele babo o nedir filan demeden bende aynısından istedim. Netice itibariyle alkollü filtre kahveydi (8 TL)

ShareThis

Related Posts with Thumbnails